Şu günlerde tezgahları yeniden süslemeye başlayan kereviz, hem besleyici, hem düşük kalorili, hem de ekonomik.
Kerevizin enfeksiyon, sindirim zorlukları, tansiyon, artrit, gut ve kas krampları ile mücadelede etkin yardımcı içeriğe sahip olduğunu söyleyen Dr. Sinan Akkurt, ayrıca kanser, yaşa bağlı görme kaybı, kalp hastalıkları ve kalp krizi gibi risklere karşı da koruyucu olduğunu açıkladı. Yaygın bir durum olan, sürekli yorgunluk, sinirlilik, kas krampları / seğirmeleri, uyku ve kalp ritmi bozuklukları şeklinde kendini gösterebilen magnezyum eksikliği ile mücadelede de kerevizin önemli bir yardımcı olduğunu kaydetti.
Kerevizin en sağlıklı sebzelerden biri olduğuna dikkat çeken Dr. Sinan Akkurt, rafine ve işleme tabi tutulmuş besinlerin vücudumuzda yarattığı hasarı onarıcı, pek çok hastalığa karşı koruyucu ve tedaviyi destekleyici özelliklere sahip olduğunu belirtti. Kerevizin özellikle sindirim sistemine ve kardiyovasküler sisteme yardımcı özellikte olduğunun altını çizen Dr. Sinan Akkurt, inflamasyonu düşürücü, kan basıncını dengeleyici, kanser riskini azaltıcı ve yaşla birlikte ilerleyen görme kaybına karşı koruyucu olduğunu söyledi.
Kereviz yemeğini sevmeyenlerin salata, çorba, buharda pişmiş şekilde ya da suyunu sıkıp içerek tüketebileceklerine değinen Dr. Akkurt, kereviz yapraklarının ayrıca ev yapımı turşularda kullanılabileceğini dile getirdi. Aynı zamanda alerjik bir besin olduğunu hatırlatarak, alerjisi olmayanlar için hafta en az iki kez kerevizin menüye dahil edilmesini önerdi.
Apigenin molekülü ile şifa oluyor
Dr. Sinan Akkurt'un verdiği bilgilere göre, kereviz apigenin adlı bir molekül içeriyor. Apigeninden zengin bir diyet, inflamasyonu azaltıyor ve bağışıklık sistemine destek sağlıyor. Kereviz ayrıca luteolin adlı bir flavnoid içeriyor. Bu bileşen, anti-kanserojen özelliğinin yanı sıra kanser tedavisinde kullanılan kimyasallara karşı koruyucu etki de sağlıyor. Dr. Akkurt, apigenin molekülünün ayrıca nöron hücrelerin gelişmesi ve uyarılmasını artırdığını, böylelikle öğrenme ve hafıza güçlüğünde de destek olduğunu kaydetti.
Kanda yağ molekülleri arttığında oluşan hiperlipidemi durumunun ilk aşamada bir semptom göstermese de ileriki aşamalarda kalp hastalıkları ve kalp krizi riskini artırdığına dikkat çeken Dr. Akkurt, "Fareler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre kerevizin yüksek yağ ile beslenen farelerin hiperlidemi oranını düşürdüğü gözlenmiştir." dedi.
Kerevizin enfeksiyon, sindirim zorlukları, tansiyon, artrit, gut ve kas krampları ile mücadelede etkin yardımcı içeriğe sahip olduğunu söyleyen Dr. Sinan Akkurt, ayrıca kanser, yaşa bağlı görme kaybı, kalp hastalıkları ve kalp krizi gibi risklere karşı da koruyucu olduğunu açıkladı. Yaygın bir durum olan, sürekli yorgunluk, sinirlilik, kas krampları / seğirmeleri, uyku ve kalp ritmi bozuklukları şeklinde kendini gösterebilen magnezyum eksikliği ile mücadelede de kerevizin önemli bir yardımcı olduğunu kaydetti.
Kerevizin en sağlıklı sebzelerden biri olduğuna dikkat çeken Dr. Sinan Akkurt, rafine ve işleme tabi tutulmuş besinlerin vücudumuzda yarattığı hasarı onarıcı, pek çok hastalığa karşı koruyucu ve tedaviyi destekleyici özelliklere sahip olduğunu belirtti. Kerevizin özellikle sindirim sistemine ve kardiyovasküler sisteme yardımcı özellikte olduğunun altını çizen Dr. Sinan Akkurt, inflamasyonu düşürücü, kan basıncını dengeleyici, kanser riskini azaltıcı ve yaşla birlikte ilerleyen görme kaybına karşı koruyucu olduğunu söyledi.
Kereviz yemeğini sevmeyenlerin salata, çorba, buharda pişmiş şekilde ya da suyunu sıkıp içerek tüketebileceklerine değinen Dr. Akkurt, kereviz yapraklarının ayrıca ev yapımı turşularda kullanılabileceğini dile getirdi. Aynı zamanda alerjik bir besin olduğunu hatırlatarak, alerjisi olmayanlar için hafta en az iki kez kerevizin menüye dahil edilmesini önerdi.
Apigenin molekülü ile şifa oluyor
Dr. Sinan Akkurt'un verdiği bilgilere göre, kereviz apigenin adlı bir molekül içeriyor. Apigeninden zengin bir diyet, inflamasyonu azaltıyor ve bağışıklık sistemine destek sağlıyor. Kereviz ayrıca luteolin adlı bir flavnoid içeriyor. Bu bileşen, anti-kanserojen özelliğinin yanı sıra kanser tedavisinde kullanılan kimyasallara karşı koruyucu etki de sağlıyor. Dr. Akkurt, apigenin molekülünün ayrıca nöron hücrelerin gelişmesi ve uyarılmasını artırdığını, böylelikle öğrenme ve hafıza güçlüğünde de destek olduğunu kaydetti.
Kanda yağ molekülleri arttığında oluşan hiperlipidemi durumunun ilk aşamada bir semptom göstermese de ileriki aşamalarda kalp hastalıkları ve kalp krizi riskini artırdığına dikkat çeken Dr. Akkurt, "Fareler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre kerevizin yüksek yağ ile beslenen farelerin hiperlidemi oranını düşürdüğü gözlenmiştir." dedi.
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.