Demans (bunama) ile birlikte beyindeki sinir hücreleri arasındaki bağlantılar giderek yok oluyor. En yaygın demans türü ise: Alzheimer.
Yapılan son araştırmalara göre, irisin (egzersiz) hormonu; beyin hücrelerini yaralanma ve yaşlanmaya karşı koruyor. Yaşamı boyunca yetersiz fiziksel aktivite gösteren kişilerin, düşük irisin seviyesine sahip olduğunu belirten uzmanlar, egzersizin irisin hormonu üzerindeki önemine dikkat çekiyor.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Defne Kaya, egzersizin beyin hücreleri üzerindeki etkisi hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Demans, beyin hücrelerini yok ediyor
"Demans (bunama) ile birlikte beyinde bulunan sinir hücreleri ve/veya sinir hücreleri arasındaki bağlantılar giderek azalıp, yok olmaktadır" diyen Prof. Dr. Defne Kaya,
"Bu yüzden beyin artık düzgün çalışamaz, işlev göremez hale gelmektedir. Beyindeki bozukluklardan dolayı kişi kendine bakamaz ve bakım için yavaş yavaş tamamen başkalarına bağımlı olur. Bazı kişilerde hastalık çok hızlı bazı kişilerde yavaş gelişir. Hastalığın başlangıcında, genellikle bellek bozuklukları ön plana çıkarken, daha sonra, kişinin düşünme ve konuşma yeteneklerinde de sorunlar ortaya çıkar. Ayrıca, kişinin karakter ve davranışlarında değişiklikler olabilir. Hastalık ilerledikçe kişi yaşam kontrolünü kaybedebilir, günlük eylemlerinde zorluklar nedeniyle kendi bakımı için başkalarının yardımına ihtiyaç duyar. Demansta, hasta başka bir hastalık veya enfeksiyondan (akciğer iltihabı) ya da yutamamaktan dolayı yaşamını yitirir" şeklinde konuştu.
En yaygın demans türü: Alzheimer
Alzheimer hastalığının en yaygın demans türü olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Defne Kaya,
"Alzheimer hastalığı beynin fiziksel bir hastalığıdır. Bu hastalığın seyri sırasında beyinde, beyin hücrelerinin ölümüne neden olan plaklar ve yumaklar gelişir. Aynı zamanda Alzheimer hastalığı olan kişilerde beyin içindeki mesajların iletimini sağlayan bazı önemli kimyasalların eksikliğinin görülür. Alzheimer hastalığı da ilerler ve belirtiler zamanla daha da kötü hale gelir. Türkiye'de 300 bin civarında Alzheimer hastası olduğu düşünülmektedir. Genç nüfusun giderek yaşlanacağı bir ülke olarak Türkiye'de 30-40 yıl sonra bu hastalığın en önemli sağlık sorunu olacağını söylemek mümkün" dedi.
Alzheimer'dan korunmak için: Sağlıklı beslenin ve hareket edin!
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Defne Kaya, Alzheimer hastalığından korunmak için yapılması gerekenleri şöyle ifade etti:
"Sigaraya veda edin, organik gıdalarla beslenin, mevsim sebze ve meyvelerini tüketin, saf şekeri tüketmemeye çalışın, katkılı yiyecekleri yaşamınızdan çıkarın, yemekleri düşük ısıda pişirin, yoğurt-sirke ve turşu gibi fermente edilmiş faydalı bakterilerden zengin gıdalar tüketin, düşük kalorili beslenin, kilonuzu kontrol altında tutun, sağlıklı güneşlenmeyi ihmal etmeyin, düzenli sağlık kontrollerine gidin, kaliteli ve yeterli sürede uykuyu yaşamınızda yer almalı, stres yönetimini başarın, hijyene önem verin ve hareket etmeyi yaşam tarzı haline getirin."
Düzenli egzersiz, irisin hormonunu artırıyor
"İrisin, popüler adı ile egzersiz/spor hormonu, egzersiz ve soğukta salınmaya başlar. Düzenli egzersiz yapmaya başlarsanız, irisin de düzenli olarak salınarak sizi egzersizle dost hale getirir" diyen Prof. Dr. Defne Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son araştırmalar irisinin iki cephede yağla savaşa girdiğini gösteriyor.
1) Kötü beyaz yağdan iyi kahverengi yağa dönüşen genleri aktive ediyor,
2) Farklılaşmamış kök hücrelerin yağ depolaması yerine kemik yapıcı hücreler haline gelmesini sağlıyor.
Bunlarla da yetinmiyor beyin hücrelerimizi yaralanma ve yaşlanmaya karşı da koruyabiliyor.
Terlediğimizde irisin hormonu üretilmeye başlıyor. Obez kadınlar üzerinde yapılan çalışmalar, öğleden sonra tek seans yapılan orta veya yüksek yoğunlukta egzersizlerin, yoğun endurans ve kuvvetlendirme egzersizlerinin irisin hormon seviyesini ciddi oranda artırdığını göstermektedir.
Yetersiz egzersiz, Alzheimer'ı tetikliyor!
Egzersiz yani irisin hormonu, Alzheimer tipi hastalıklarda azalmaya başlıyor. İrisin, fare ve insanların beynindeki hipokampus bölgesinde bulunur. Normal farelerde irisinin azalması bellek ya da davranışı değiştirmezken, Alzheimer'ı olan farelerde bellek ve davranış olumsuz yönde etkilenmiştir. İrisin yokluğu, yeni sinir bağlantıları oluşturma yeteneğini de azaltmaktadır. Çalışmalar, yaşamı boyunca düşük fiziksel aktiviteye seviyesine sahip kişilerin, düşük irisin seviyesine sahip olduklarını ve bunun da Alzheimer hastalığının gelişimine neden olan etmenlerden birisi olduğunu göstermektedir. Başka bir deyişle, irisin seviyesinin hareket ile korunması, tıpkı dengeli beslenme, sigara ve alkol tüketilmemesi gibi, kişiyi Alzheimer hastalığına karşı korumada yardımcı olabilir."
En doğru egzersiz için, fizyoterapistinize danışın
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Defne Kaya, sözlerini şöyle tamamladı:
"Tempolu yürüyüşün ardından ya vücut ağırlığınızı ya da kum torbası/egzersiz bantlarını kullanarak yaptığınız kuvvetlendirme egzersizleri, sizi terleterek bu mucizevî hormonun damarlarınızda gezmesini sağlar. Yan etkisi olmayan bu harika yağ yakıcıya sahip olmak için yapmanız gereken tek şey terleyecek kadar hareket etmek. Hangi egzersizlerin sizin için en uygun ve yararlı olduğunu öğrenmek için fizyoterapistinize danışın."
Yapılan son araştırmalara göre, irisin (egzersiz) hormonu; beyin hücrelerini yaralanma ve yaşlanmaya karşı koruyor. Yaşamı boyunca yetersiz fiziksel aktivite gösteren kişilerin, düşük irisin seviyesine sahip olduğunu belirten uzmanlar, egzersizin irisin hormonu üzerindeki önemine dikkat çekiyor.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Defne Kaya, egzersizin beyin hücreleri üzerindeki etkisi hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Demans, beyin hücrelerini yok ediyor
"Demans (bunama) ile birlikte beyinde bulunan sinir hücreleri ve/veya sinir hücreleri arasındaki bağlantılar giderek azalıp, yok olmaktadır" diyen Prof. Dr. Defne Kaya,
"Bu yüzden beyin artık düzgün çalışamaz, işlev göremez hale gelmektedir. Beyindeki bozukluklardan dolayı kişi kendine bakamaz ve bakım için yavaş yavaş tamamen başkalarına bağımlı olur. Bazı kişilerde hastalık çok hızlı bazı kişilerde yavaş gelişir. Hastalığın başlangıcında, genellikle bellek bozuklukları ön plana çıkarken, daha sonra, kişinin düşünme ve konuşma yeteneklerinde de sorunlar ortaya çıkar. Ayrıca, kişinin karakter ve davranışlarında değişiklikler olabilir. Hastalık ilerledikçe kişi yaşam kontrolünü kaybedebilir, günlük eylemlerinde zorluklar nedeniyle kendi bakımı için başkalarının yardımına ihtiyaç duyar. Demansta, hasta başka bir hastalık veya enfeksiyondan (akciğer iltihabı) ya da yutamamaktan dolayı yaşamını yitirir" şeklinde konuştu.
En yaygın demans türü: Alzheimer
Alzheimer hastalığının en yaygın demans türü olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Defne Kaya,
"Alzheimer hastalığı beynin fiziksel bir hastalığıdır. Bu hastalığın seyri sırasında beyinde, beyin hücrelerinin ölümüne neden olan plaklar ve yumaklar gelişir. Aynı zamanda Alzheimer hastalığı olan kişilerde beyin içindeki mesajların iletimini sağlayan bazı önemli kimyasalların eksikliğinin görülür. Alzheimer hastalığı da ilerler ve belirtiler zamanla daha da kötü hale gelir. Türkiye'de 300 bin civarında Alzheimer hastası olduğu düşünülmektedir. Genç nüfusun giderek yaşlanacağı bir ülke olarak Türkiye'de 30-40 yıl sonra bu hastalığın en önemli sağlık sorunu olacağını söylemek mümkün" dedi.
Alzheimer'dan korunmak için: Sağlıklı beslenin ve hareket edin!
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Defne Kaya, Alzheimer hastalığından korunmak için yapılması gerekenleri şöyle ifade etti:
"Sigaraya veda edin, organik gıdalarla beslenin, mevsim sebze ve meyvelerini tüketin, saf şekeri tüketmemeye çalışın, katkılı yiyecekleri yaşamınızdan çıkarın, yemekleri düşük ısıda pişirin, yoğurt-sirke ve turşu gibi fermente edilmiş faydalı bakterilerden zengin gıdalar tüketin, düşük kalorili beslenin, kilonuzu kontrol altında tutun, sağlıklı güneşlenmeyi ihmal etmeyin, düzenli sağlık kontrollerine gidin, kaliteli ve yeterli sürede uykuyu yaşamınızda yer almalı, stres yönetimini başarın, hijyene önem verin ve hareket etmeyi yaşam tarzı haline getirin."
Düzenli egzersiz, irisin hormonunu artırıyor
"İrisin, popüler adı ile egzersiz/spor hormonu, egzersiz ve soğukta salınmaya başlar. Düzenli egzersiz yapmaya başlarsanız, irisin de düzenli olarak salınarak sizi egzersizle dost hale getirir" diyen Prof. Dr. Defne Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son araştırmalar irisinin iki cephede yağla savaşa girdiğini gösteriyor.
1) Kötü beyaz yağdan iyi kahverengi yağa dönüşen genleri aktive ediyor,
2) Farklılaşmamış kök hücrelerin yağ depolaması yerine kemik yapıcı hücreler haline gelmesini sağlıyor.
Bunlarla da yetinmiyor beyin hücrelerimizi yaralanma ve yaşlanmaya karşı da koruyabiliyor.
Terlediğimizde irisin hormonu üretilmeye başlıyor. Obez kadınlar üzerinde yapılan çalışmalar, öğleden sonra tek seans yapılan orta veya yüksek yoğunlukta egzersizlerin, yoğun endurans ve kuvvetlendirme egzersizlerinin irisin hormon seviyesini ciddi oranda artırdığını göstermektedir.
Yetersiz egzersiz, Alzheimer'ı tetikliyor!
Egzersiz yani irisin hormonu, Alzheimer tipi hastalıklarda azalmaya başlıyor. İrisin, fare ve insanların beynindeki hipokampus bölgesinde bulunur. Normal farelerde irisinin azalması bellek ya da davranışı değiştirmezken, Alzheimer'ı olan farelerde bellek ve davranış olumsuz yönde etkilenmiştir. İrisin yokluğu, yeni sinir bağlantıları oluşturma yeteneğini de azaltmaktadır. Çalışmalar, yaşamı boyunca düşük fiziksel aktiviteye seviyesine sahip kişilerin, düşük irisin seviyesine sahip olduklarını ve bunun da Alzheimer hastalığının gelişimine neden olan etmenlerden birisi olduğunu göstermektedir. Başka bir deyişle, irisin seviyesinin hareket ile korunması, tıpkı dengeli beslenme, sigara ve alkol tüketilmemesi gibi, kişiyi Alzheimer hastalığına karşı korumada yardımcı olabilir."
En doğru egzersiz için, fizyoterapistinize danışın
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Defne Kaya, sözlerini şöyle tamamladı:
"Tempolu yürüyüşün ardından ya vücut ağırlığınızı ya da kum torbası/egzersiz bantlarını kullanarak yaptığınız kuvvetlendirme egzersizleri, sizi terleterek bu mucizevî hormonun damarlarınızda gezmesini sağlar. Yan etkisi olmayan bu harika yağ yakıcıya sahip olmak için yapmanız gereken tek şey terleyecek kadar hareket etmek. Hangi egzersizlerin sizin için en uygun ve yararlı olduğunu öğrenmek için fizyoterapistinize danışın."
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.