Kilo vermeyi zorlaştıran fikirler

Ne yaparsanız yapın; bazı düşünceler kafanızda yer aldığı sürece kilo vermeniz mümkün olmaz. Kilo vermeyi zorlaştıran düşünceleri merak ediyor musunuz?

Kilolarla mücadele ederken, belli düşünce döngüleri insanı değişimden alıyokan risklerden bazılarını teşkil eder.

Besin seçimi ve egzersiz, davranışsal değişim stratejilerini oluştururken, insanın derinde yatan inançları da bu değişim sürecini etkiler. Kendilerinden memnun olmayan ve kendilerini sürekli eleştirmeye meyil eden insanların kilo verme konusunda yoğun baskı yaşaması onları endişeli bir hale sokarak beslenmelerini de etkiler. Bu süreçte insanların kendilerini kötü hissettiren ve cesaretlerini kıran cümleleri fark etmesi daha köklü bir değişim için gerekli olabilir.

İşte kilo vermeyi zorlaştıran düşüncelere dair birkaç ipucu:

“İnce olmalıyım.”

Bu istek aynı zamanda ‘mükemmel’ olma beklentisini de içinde barındırır ve kişide baskı yaratabilir. Amacına hızla ulaşmayan insan umutsuzluk yaşayabilir ve esas önemli olan uzun vadeli sağlıklı bir yaklaşımı baltalar.

“Doyana kadar yemeliyim.”

Eski dönemlerde besin kaynakları kıt olan ve av peşinde koşan atalarımıza kıyasla, bugünün modern toplum insanları farklı imkanlara sahip. Ekstra büyük menüler mideye indiriliyor ve egzersiz erteleniyor. Tüketim merakı içindeki insanlar öğünlerin büyük olmasını kazançmış gibi algılıyor.

“Sonuçları hemen görmeliyim.”

Değişimi acil olarak görmek arzusu, uzun vadeli bir hedefe ulaşmak için iradeli davranmayı zorlaştırır. Ödülün uzakta olması, hızlı çözümler arama duygusunu tetikler, sağlıklı besinler sıkıcıymış gibi algılanır. Kilo vermek için normal beslenme alışkanlıklarının dışına çıkmak, yaşanan engellenmişlik duygusuyla mücadele edebilmeyi ve anlık ödülleri ertelemeyi gerektirir.

“Yiyorum, çünkü kendimi iyi hissetmek istiyorum.”

Çoğu insan yalnızlıktan, kaygıdan, depresif duygulardan kaçınmak için yemek yer. Yağlı ve şekerli besinler anında rahatlatır ve diğer sıkıntı veren konulardan uzaklaştırır. Bazı hassas konuları çözümlemek, sağlıksız beslenme alışkanlıklarını değiştirmek için elverişli olabilir.

“Kendimi korkunç hissediyorum.”

Kilo almak veya kilolu olmak bazı insanlar için çok yoğun bir kaygı kaynağıdır. Ancak bu düşünce insanı daha da pasifleştirir. Kilo vermek ‘şişmanlık dünyanın sonudur’ endişesinden uzaklaşınca daha rahat gerçekleşir.

“Diyete uymak çok zor.”

Bu düşünce insanı çaresiz hissettirir. İnsanlar kolay çözümler aramaya meyillidir ve heves diyetler insanların bu acilliyet duygusuna cevap verir. Ancak bu diyetlerin başarısızlık oranı da çok yüksektir. Kısa vadeli bir diyet yaklaşımı ile sabır ve devamlılık getiren stratejiler öğrenilmez.

“Beceremiyorum.”

Kilolu olmanın, iradesizlik veya değersizlik işareti olarak değerlendirilmesi birçok kişinin kendine eleştirel bakmasına sebep olur. Medyada güzellikle inceliğin bir tutulması çoğu insanı kötü hissettiren bu düşünce ağını destekler. Dış görünüşe dair memnuniyetsizliğin benlik değerini doğrudan etkilemesi, insanda sıkıntı yaratır. Sıkıntılı ve endişeli ruh hali ise yemeyi tetikler ve insanı kısır bir döngünün içine sokabilir.

Uzm. Psk. Beril Yardımcı

✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Lütfen spam yapmayın. Tüm yorumlar yönetici tarafından incelenir.

buttons=(Tamam !) days=(20)

Web sitemiz, deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Daha Fazla Bilgi
Accept !