Evli veya erkek arkadaşlarıyla birlikte yaşayan bayanlar, diğerlerine göre daha çok kilo alıyor !
Kadınların doğumdan sonra kilo alma eğiliminde oldukları bilinir, ama şimdi yeni bir çalışma, çocuk doğurmasalar da erkek arkadaş ya da kocalarıyla birlikte yaşayan kadınların, diğerlerine göre daha çok kilo aldığını göstermekte.
Diğer değişkinler de göz önünde bulundurulduktan sonra yapılan hesaplara göre, ortalama 64 kilo olan bir kadının 10 yıllık kilo artışının eşli ve çocuklu kadında 9 kilogram olarak hesaplandı. Eşi olan ama çocuğu olmayan kadınlarda bu artış 7, çocuksuz ve eşsiz kadınlarda ise 5 olduğu hesaplandı.
Çocuğu olup eşi olmayan kadınların sayısıysa istatistikî açıdan bir veri edilmeyecek kadar küçük. Bir eşin metabolik değişim yarattığına inanmak için bir neden yok. Bu nedenle eşi olan çocuksuz kadınların kilo alması neredeyse kesinlikle davranışlardaki değişimden kaynaklanıyor. Dahası, 10 yıllık süreyi kapsayan çalışmada tüm kadınların düzenli olarak kilo aldıkları da görüldü. Ancak bu da hamile kadınların neden çok kilo aldığını açıklamıyor.
Avustralya'daki Queensland Üniversitesi'nde biyoistatistik profesörü ve araştırmanın lideri Annette J. Dobson, fizyolojik değişikliklerin kilo artışında bir payı olabileceğini söylüyor. "Kadın vücudu hamile kalınca kendisini kilo artışına ayarlıyor olabilir" diyen Dobson, "Hamile kadınların metabolizmaları geri döndürülemez bir biçimde ayarlanıyor olabilir" diye ekliyor. Yaklaşık 6 bin Avustralyalı kadın üzerinde yapılan çalışma, 2006 yılında biten 10 yıllık bir dönemi kapsıyor. Başlangıçta denekler 18-23 yaşları arasında kadınlardı.
Her kadın kilo, boy, yaş, eğitim seviyesi, fiziksel aktivite, sigara içip içmediği, alkol tüketimi, ilaç tedavisi ve geniş kapsamlı başka sağlık ve bakım konularındaki 300 soruyu kapsayan bir anketi periyodik olarak tamamladı.
Amerikan Koruyucu Tıp Dergisi'nin (American Journal of Preventative Medicine) Ocak ayı sayısında yayınlanan çalışmanın sonu geldiğinde, kadınların yarısından fazlası yüksek okul mezunuydu. Yaklaşık dörtte üçü eşli ve yarısının en az bir çocuğu vardı. Hemen hepsinin kilo artışı ilk bebekle birlikte gelmişti ve sonraki doğumlarsa kilo üzerinde daha az etkili oldu. Çalışmanın sonunda başlangıca göre daha az kadın sigara içerken, alkol daha fazla tüketiliyordu.
Öte yandan egzersiz yapmayan ve çalışmayan kadınların sayısında artış oldu. Ama sonuçlar tüm bu faktörlere göre ayarlandığında bile, kilo artışındaki farklılıklar kaldı. Bu araştırmaya sadece kadınlar dâhil edildi ama daha önceki bir çalışma çocuklu erkekler arasında obesitenin arttığını ortaya koşmuştu.
Utah Üniversitesi Epidemiyoloji Bölümü'nden doçent doktor Maureen A. Murtaugh, "Bu ilginç bir çalışma ve bazı önemli noktaya temas ediyor" diyor. Murtaugh, belki de eskiden daha aktif bir sosyal hayata sahip olmanın eşli kadınların kilo almalarını açıklayacağını ileri sürüyor. Murtaugh şöyle açıklıyor, "Bir restorana gittiğinizde 1 metre 82 santimlik bir adama verilen porsiyonla bana verilen porsiyon aynı. Ama ben 1.67 boyundayım ve 20 kg daha zayıfım."
Kadınların doğumdan sonra kilo alma eğiliminde oldukları bilinir, ama şimdi yeni bir çalışma, çocuk doğurmasalar da erkek arkadaş ya da kocalarıyla birlikte yaşayan kadınların, diğerlerine göre daha çok kilo aldığını göstermekte.
Diğer değişkinler de göz önünde bulundurulduktan sonra yapılan hesaplara göre, ortalama 64 kilo olan bir kadının 10 yıllık kilo artışının eşli ve çocuklu kadında 9 kilogram olarak hesaplandı. Eşi olan ama çocuğu olmayan kadınlarda bu artış 7, çocuksuz ve eşsiz kadınlarda ise 5 olduğu hesaplandı.
Çocuğu olup eşi olmayan kadınların sayısıysa istatistikî açıdan bir veri edilmeyecek kadar küçük. Bir eşin metabolik değişim yarattığına inanmak için bir neden yok. Bu nedenle eşi olan çocuksuz kadınların kilo alması neredeyse kesinlikle davranışlardaki değişimden kaynaklanıyor. Dahası, 10 yıllık süreyi kapsayan çalışmada tüm kadınların düzenli olarak kilo aldıkları da görüldü. Ancak bu da hamile kadınların neden çok kilo aldığını açıklamıyor.
Avustralya'daki Queensland Üniversitesi'nde biyoistatistik profesörü ve araştırmanın lideri Annette J. Dobson, fizyolojik değişikliklerin kilo artışında bir payı olabileceğini söylüyor. "Kadın vücudu hamile kalınca kendisini kilo artışına ayarlıyor olabilir" diyen Dobson, "Hamile kadınların metabolizmaları geri döndürülemez bir biçimde ayarlanıyor olabilir" diye ekliyor. Yaklaşık 6 bin Avustralyalı kadın üzerinde yapılan çalışma, 2006 yılında biten 10 yıllık bir dönemi kapsıyor. Başlangıçta denekler 18-23 yaşları arasında kadınlardı.
Her kadın kilo, boy, yaş, eğitim seviyesi, fiziksel aktivite, sigara içip içmediği, alkol tüketimi, ilaç tedavisi ve geniş kapsamlı başka sağlık ve bakım konularındaki 300 soruyu kapsayan bir anketi periyodik olarak tamamladı.
Amerikan Koruyucu Tıp Dergisi'nin (American Journal of Preventative Medicine) Ocak ayı sayısında yayınlanan çalışmanın sonu geldiğinde, kadınların yarısından fazlası yüksek okul mezunuydu. Yaklaşık dörtte üçü eşli ve yarısının en az bir çocuğu vardı. Hemen hepsinin kilo artışı ilk bebekle birlikte gelmişti ve sonraki doğumlarsa kilo üzerinde daha az etkili oldu. Çalışmanın sonunda başlangıca göre daha az kadın sigara içerken, alkol daha fazla tüketiliyordu.
Öte yandan egzersiz yapmayan ve çalışmayan kadınların sayısında artış oldu. Ama sonuçlar tüm bu faktörlere göre ayarlandığında bile, kilo artışındaki farklılıklar kaldı. Bu araştırmaya sadece kadınlar dâhil edildi ama daha önceki bir çalışma çocuklu erkekler arasında obesitenin arttığını ortaya koşmuştu.
Utah Üniversitesi Epidemiyoloji Bölümü'nden doçent doktor Maureen A. Murtaugh, "Bu ilginç bir çalışma ve bazı önemli noktaya temas ediyor" diyor. Murtaugh, belki de eskiden daha aktif bir sosyal hayata sahip olmanın eşli kadınların kilo almalarını açıklayacağını ileri sürüyor. Murtaugh şöyle açıklıyor, "Bir restorana gittiğinizde 1 metre 82 santimlik bir adama verilen porsiyonla bana verilen porsiyon aynı. Ama ben 1.67 boyundayım ve 20 kg daha zayıfım."
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.